içimde kopmayı bekleyen kıyametler
ve hüzne düşmüş kalemimin dağıttığı cümleler.
uçuramadığım kanadı kırık hayallerim,
sana benzeyen şiirlerim.
bütün dilde susmalarım
bütün dilde yalnızlıklarım.
çocukluğumun bitmeyen oyunları ağladığında
şafağından vurulan sevinçlerimin yüzüme yansıması.

bir ömür beklemeyi göze alıp kurduğun noktasız cümlelerine güvendim.
o çok sevdiğin dolunaylı gecelerin sol yanında uyudum.
güneşi sahiplenip karanlıkları sabrıma gömdüm.
ve seni sevmeyi istedim.
eylülleri yok sayarak bulutların kanatlarına tutunup
şakağından öptüğüm gökyüzündeyim yine.
kalbimi bıraktım; şehrinin en susuz yerine
koca bir ırmak gibi loş yalnızlığına aktım durdum.

şimdi içimi döktüğüm avuçlarında ne kadar güvendeyim bilmiyorum
ve eskimeyen heyecanların ülkesiyim hala.
evet, yine ben mavi rüyalarımdayım.
elinde tuttuğun kaleme söz satırlarına dokunan yürek olmak istedim.
görmeni istedim olan biteni.
ben sana vakitler getirdim
baharlardan kuru ayazlarda üşüyen ayaklarıma aldırmadan.
böyle geldim sana.

Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.
BU SİTE İLE KURULMUŞTUR